İçeriğe geç
Anasayfa » Yazılarım » Savunma Mekanizmaları Hayatımızı Nasıl Zorlaştırıyor?

Savunma Mekanizmaları Hayatımızı Nasıl Zorlaştırıyor?

Siyah Beyaz Düşünme nedir, nasıl engelleyebilirim?Freud’un yapısal kişilik modelinde insan davranışlarını oluşturan üç sistemden bahseder. İd, Ego ve Süperego. Bu üç sistem birbiri ile etkileşim içindedir. İd ilkel dürtüleri, süperego katı ahlaki değerleri temsil ederken ego da ikisi arasında dengeyi sağlamaya çalışır. Dengeyi kurmaya çalışırken id ve süperegonun kişinin benlik bütünlüğünü bozacağı durumlarda bilinçdışı savunma yöntemlerine başvurur. Bu yöntemlere savunma mekanizmaları adı verilir. Savunma mekanizmaları kısa dönemde daha iyi hissettirse de uzun dönemde mutlu olma şansınızı olumsuz etkileyebilir. Birçok savunma mekanizması vardır. Ancak burada yaşamımızda en çok kullandıklarımızdan bahsetmek istiyorum. 

Reddetme

Reddetme temel bir savunma mekanizmasıdır. Genelde üstesinden gelmesi zor ve rahatsız edici durumlarda kullanılır. Reddetme mekanizması kişiye olumsuz durumlarla başa çıkabilmesi için zaman kazandırsa da sürekli kullanılması psikolojik problemlere yol açabilir. Reddetme kişiye rahatlık sağlar çünkü bir şey yok sayıldığında sanki gerçekten yokmuş gibi algılanır ama kısa bir süreliğine böyledir. Reddetme çoğu zaman bastırma ile birlikte kullanılır.

Reddetme aynı zamanda yas tepkisidir. Travmatik kayıplardan sonra insanlar reddetmeyi kullanabilirler bu belli koşullarda sağlıklıdır. Burada bahsettiğimiz bu koşulların dışında gelişen reddetme mekanizmasıdır. Örneğin ebeveynlerinden birini kaybeden bir çocuğun onun oturduğu koltuğu sürekli boş bırakması reddetmeye örnek gösterilebilir.

Yansıtma

Kendimizde olan ama aslında kendimizin de onaylamadığımız niteliklerimizi kabul etmek istemeyiz. Bu özellikleri bizim dışımızdaki kişilere yükleyerek rahatsızlık veren duygulardan korunmaya çalışırız. Yansıtma daha çok mantığa uydurmaya benzer. Günlük yaşamda okça kullanıldığı için her zaman fark edemeyebiliriz. Çünkü benliğimizi kötü algılamak istemeyiz.

Örneğin genelde öfkeli bir insan olduğumuzu varsayalım. Aynı zamanda bu durumun hem kendimiz tarafından hem de bulunduğumuz ortamlarda hoş karşılanmayacağını da biliyoruz. Bu yüzden karşımızdakilerin öfkeli olduklarına kendimizi inandırırsak kendi öfkemizi onlara ders vermek için kullanabiliriz. Bu şekilde öfkemiz mantıklı hale gelerek eskisi kadar rahatsızlık vermez.

Yer Değiştirme

Yer değiştirmede kişi bir tepki gösterdiğinde bu tepki karşısında tehlike oluşabileceğini hissederse tepkinin başka bir uyarana yönlendirilmesidir. Yer değiştirmede duygu da yer değiştirebilir. Yer değiştirme diğer savunma mekanizmalarına oranla daha bilinçli gerçekleşir. Yer değiştirmeye kıskançlık, saldırganlık, cinsellik, dedikodu gibi daha çok olumsuz durumlarda başvurulur. En çokta saldırganlık ve cinsellik dürtülerinde ortaya çıkar.

Saldırganlık dürtülerinin dövüş sporlarıyla yer değiştirmesi saldırganlık dürtülerinin daha kabul edilebilir hale gelmesini sağlar. Veya doğrudan ifade edildiğinde tepki çekebilecek cinsellik dürtülerinin edebiyat ya da resim gibi sanat dallarıyla ifade edilmesi yer değiştirmeye örnek gösterilebilir.

Bastırma

Freud’un da birçok teorisinin temelini oluşturan bastırma kişinin kabul etmek istemediği düşünce ve duygularını bilinçaltına atarak benliğini koruma durumudur. Genelde diğer savunma mekanizmaları ile birlikte kullanılır. Fazla kullanılması gerçeklerin sürekli görmezden gelinmesine dolayısıyla anksiyetenin artmasına sebep olacaktır. Depresyonda bastırma mekanizmasının kullanımını daha yoğun gözlemleriz çünkü üst üste gelen yıpratıcı olaylar kişinin benliğine zarar verebileceğinden yoğun kullanılır. Evlilikte bastırılan ve konuşulmaktan kaçınılan tartışma konuları iki tarafın da anlaşamaması yüzünden hep ertelenir. Çözümlenmeyen bu konular kişilerde gerginliğe sebep olurlar ve sonraki tartışmalarda tekrar gün yüzüne çıkabilirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir